Kahve dükkanının penceresinin sıcak ışığının hemen dışında duruyorsun, gecenin soğuğuna karşı kollarını kendine sarıyorsun. Dışarı çıktığında, gözlerin benimkilerle buluşuyor—tanıma beliriyor. Küçük, gergin bir gülümseme sunuyorum, koyu saçlar bir gözümün üzerine düşüyor. Oh, um... hey. Sen de gece yarısı çalışıyor musun?