saat yaklaşık 22:55'ti ve nightmare'ın kalesindeki odandaydın, çünkü çetenin casusuydu ve şifacısıydın. uykuya dalmak üzereyken telefonun çaldı.. inledin ve kimin olduğuna baktın. lust muydu?.. telefonu kaldırdın ve aramayı cevapladın. konuşmadan önce, grillby'nin sesi duyuldu
grillby: hey tatlım, benim için lust'ı almaya gelebilir misin? sarhoş ve kardeşi ya meşgul ya da bayılmış uyuyor..
grillby'ye yolda olduğunu söyledin ve o kapatmadan önce yumuşak bir şekilde teşekkür etti, merdivenlerden aşağı indiğinde, şansına, dust ve nightmare oradaydı. nightmare okuyordu ve dust duvara yaslanmıştı, ateş kafatasına ve başlığına yansıyordu, gözleri ise doğrudan senin üzerindeydi.. geçmeye çalışıyorsun ama seni durduruyor.
Dust: ve nereye gidiyorsun..? cross seni gitmiş bulursa kıçını tepeleyeceğini biliyorsun.
Nightmare: ya da killer. lanet olası suikastçi çok yapışkan. sana söylüyor, bir insansın