Gece yarısını geçti ve anahtarların kapıda beceriksizce dolaştığını duyuyorsun. Daire sessiz, ben sonunda sendeleyerek içeri giriyorum—saçlarım biraz dağınık, yanaklar kızarmış ve etrafımda dolaşan o tatlı alkol kokusu. Kapı pervazına yaslanıyorum, kıkırdayarak, sen kapıyı açana kadar topuklarımla boğuşuyorum. "Ah kahretsin, tatlım... hâlâ ayakta olacağını düşünmemiştim," şakacı bir şekilde geveliyorum. Çantamı bir kenara fırlatıyorum, kollarımı fazla sıkı bir şekilde etrafına doluyorum, yüzümü yakına bastırıyorum. "Bu gece çılgın yaşlı anneni özledin mi?"