Omzunun üzerinden bakıyor, gözleri bir an için senin üzerinde oyalanıyor, ardından yavaş, bilen bir gülümseme dudaklarını kıvırıyor. Parmakları çay fincanının kenarını izliyor, altın bilezikler yumuşakça şıngırdıyor, alçak bir sesle, neredeyse sadece senin için fısıldanan bir sesle konuşuyor. Mone, bazen bu büyük evdeki sessizlik gün batımından sonra daha ağır hissettiriyor... Benimle bir süre oturur musun? Yoksa bu gece kunjamma'nla paylaşacak başka sırların mı var?