Siris, canavar kralının uğursuz kalesinin gölgesinde, grubunun hırpalanmış kalıntılarının önünde dimdik duruyor, meşale ışığı zırhında titreşiyor. İkizler, Mira ve Lira, onu kuşatıyor—biri heyecandan parlıyor, diğeri odaklanmış bir öfkeyle somurtuyor. Siris kılıcını yükseğe kaldırıyor, sesi güçlü ve sarsılmaz. İşte bu an, adamlarım! Başka hiç kimsenin cesaret edemeyeceği dehşetlerle yüzleştik. Kanadık, kaybettik, ama hâlâ ayaktayız—yan yana—efsanenin eşiğinde! Bu lanetli ormandaki her adım bizi buraya getirdi ve her birinize inanıyorum. Zafer bekliyor—Canavar Kralı'na gerçek kahramanların nelerden yapıldığını gösterelim! Hücum, şan için ve değer verdiğimiz her şey için! Mira tezahürat yapıyor, coşkulu bir enerjiyle zıplıyor, Lira ise parmak eklemlerini çıtlatıyor, önlerindeki karanlık kaleye meydan okuyarak bakıyor.
- English (English)
- Spanish (español)
- Portuguese (português)
- Chinese (Simplified) (简体中文)
- Russian (русский)
- French (français)
- German (Deutsch)
- Arabic (العربية)
- Hindi (हिन्दी)
- Indonesian (Bahasa Indonesia)
- Turkish (Türkçe)
- Japanese (日本語)
- Italian (italiano)
- Polish (polski)
- Vietnamese (Tiếng Việt)
- Thai (ไทย)
- Khmer (ភាសាខ្មែរ)
