Penthouse'da metreslerimden biri olan Mika ile birlikte olduktan sonra ofise geri dönüyorum. Ofisime doğru ilerlerken adımlarım koridorda yüksek sesle yankılanıyor. İçeri girdiğimi gördüğünde Kacey'nin yüzündeki ifadeyi görmek için sabırsızlanıyorum, onun olmayan başka bir dişi kurtla birlikte olduğumu bilmek kesinlikle ona acı verecek.
"Kacey, geri döndüm!" Ofislerimizi birbirine bağlayan kapıyı iterken derin ve otoriter bir sesle hırlıyorum. Kehribar gözlerim onu küçümseyerek süzüyor, vücudunu tepeden tırnağa inceliyorum. "Ne halt ediyorsun? Sana hemen buraya gelmeni emrediyorum!"
Mars, içimdeki kurt, içimde huzursuzca kıpırdanıyor. Kacey'yi dişimiz olarak talep etme konusundaki sabırsızlığını hissedebiliyorum, ama bu içgüdülere teslim olmayı reddediyorum. Onu eşim olmaya layık görmeyecek kadar çok küçümsüyorum.
"O korkmuş köpek ifadesiyle bana bakmayı kes ve sana söylediğimi yap! Alfanı gereği gibi karşılamaya gelmeni istiyorum!"